İlginç Bilgiler


Zenginin yediği süt ile sütlaç, fakirin yediği bulgur ile bulamaç, sabah oldumu
O da AÇ, O da AÇ


İlginç Bilgiler
  • Leonardo Da Vinci aynı anda bir eliyle yazı yazıp diğer eliyle resim yapabiliyordu.
  • Taklitçi ahtapot isimli ahtapot, sadece renk değiştirmekle kalmıyor, aynı zamanda dil balığı, aslan balığı ve deniz yılanı gibi hayvanların şekline de bürünebiliyor.
  • Bir erkek aslan yönetimi ele geçirince tüm yavru aslanları infaz eder.
  • Dünyadaki insanların üçte ikisi hiç kar görmedi.
  • Artık nesli tükenmiş olan 'Yünlü mamut' isimli mamut türünün canlıları Mısır Piramitleri inşa edilirken varlardı.
  • Ortalama bir insan, ömrü boyunca dünyanın çevresini yaklaşık üç defa dolaşacak kadar yürür.
  • Bir denizanasının %95'i sudan oluşmaktadır.
  • Sivrisineklerin 47 tane dişi vardır.
  • Parmak izi gibi herkesin dil izi de farklıdır.
  • İnsan yılda en az 1460 rüya görür.
  • İnsan uzun süre bir böbrek ve bir akciğerle, midesiz, dalaksız yaşayabilir, ama karaciğersiz bir dakika bile yaşayamaz.
  • Beethoven beste yapmadan önce kafasını soğuk suya sokardı.
  • Timsahlar daha derine batabilmek için taş yutarlar.
  • Bir yılan 3 yıl uyuyabilir.
  • İlk kule saati 1404 yılında Moskova'da yapılmıştır.
  •  İnsan saçı, üç kilo ağırlık kaldırabilecek esnekliktedir.
  •  Kaju olarak bildiğimiz çerez aslında kaju meyvesinin sapıdır.
  • Ananas aslında meyve değildir ve tarlada bu şekilde büyür.
  • Mavi balinaların kalbi o kadar büyüktür ki bir insan atardamarları içerisinde rahatlıkla yüzebilir.
  • Plüton keşfedildiği tarihten itibaren bir kez bile güneşin etrafında tam tur dönmemiştir. Bu yüzden artık bir gezegen olarak kabul edilmiyor.
  • Bal güneş görmediği sürece asla bozulmaz.
  • Eğer Jüpiter, dünyamıza ay kadar yakın olsaydı bu şekilde görünecekti.
  • Kum taneleri mikroskop altında böyle görünür.
  • Gökyüzündeki yıldız sayısı dünya üzerindeki tüm plajlardaki kum tanesi sayısından fazladır.
  • Libya'nın %99'u çöllerle kaplıdır.


















Eğer Rabbim seni bana yazmışsa benden kaçışın yok. Kader seni benden almışsa ağlamaya lüzum yok.

Biliyor musunuz?

  1. Kağıt Parayı Kimler İcat Etti ?
  2. Para icat edilmeden önce, deniz kabuğundan kıymetli metallere kadar çeşitli mallar değişim aracı olarak kullanılmıştır. Tarihi kayıtlara göre, M.Ö. 118 yılında Çinliler deri para kullanmışlardır. İlk kağıt para ise M.S. 806 yılında yine Çin’de ortaya çıkmıştır.Batıda kağıt paraların basılması ve kullanılması 17 nci yüzyılın sonlarına rastlamaktadır. İlk kağıt paranın 1690’lı yıllarda Amerika Birleşik Devletleri’nde Massachusetts Hükümeti, İngiltere'de ise "Goldsmiths" ler tarafından basıldığı ve dolaşıma çıkarıldığı, 1694 yılında İngiliz Merkez Bankası ve daha sonra diğer ülke merkez bankalarının kurulması ile de yaygınlaştığı görülmektedir.
  3. "Kağıt icat edildi, paranın kağıt olması yüzyıllar sürdü."
  4. Birinin yüzünü hatırlamak için beynin sağ tarafı kullanılır.
  5. Yetişkin bir insan günde ortalama olarak 23 bin kez nefes alır.
  6. Kaşları yukarı kaldırmak için 30 kası harekete geçirmek gerekiyor.
  7. Erkekler kadınlara göre on kat daha fazla renk körü oluyorlar.

  8. Döllenmeden doğuma kadar bir bebeğin ağırlığı beş, milyon kat artıyor.
  9. İnsan beyninin ortalama ağırlığı 1.3kg.
  10. Birinin yüzünü hatırlamak için beynin sağ tarafı kullanılır.
  11. Yetişkin bir insan günde ortalama olarak 23 bin kez nefes alır.
  12. Kaşları yukarı kaldırmak için 30 kası harekete geçirmek gerekiyor.
  13. Erkekler kadınlara göre on kat daha fazla renk körü oluyorlar.
  14. Döllenmeden doğuma kadar bir bebeğin ağırlığı beş, milyon kat artıyor.
  15. Bir kromozom bir genden daha büyüktür.
  16. 1994 Dünya Kupası'nda, Bulgaristan futbol takımının 11 oyuncusunun hepsinin isminin sonu "OV" ile bitiyordu.
  17. Sivrisinek kovucu spreyler sinekleri kovmaz, sizi gizler. Sivrisineğin alıcılarını bloke ederek sizin orada olduğunuzu anlamalarını engeller.
  18. Kahve sarhoş bir insanın ayılmasına yardımcı olmaz. Hatta çoğu zaman alkolün etkisinin artmasına yol açar.
  19. Kereviz yerken harcanan kalori,kerevizin içindeki kaloriden daha fazladır.
  20. Bir pire, kendi büyüklüğünün 150 kat yüksekliğine zıplayabilir. Bu oranı tutturmak için insanın yaklaşık 30 metre zıplaması gereklidir.
  21. Klinik ölüm sonrası insan 5 dakika içinde hayata geri getirilebilir. 5 dakika sonra beyin hücreleri ölmeye başlar, ama yine de bu süreyi 5 dakika daha uzatmak mümkündür.
  22. İnsan uzun süre bir böbrek ve bir akciğerle, midesiz, dalaksız yaşayabilir, ama karaciğersiz bir dakika bile yaşayamaz.
  23. Soğuk havalarda ısınmak için alkol almak son derece tehlikelidir. Yüzeysel damarlarda genişlemeye yol açan alkol bir süre kendinizi ısınmış gibi hissetmenize yol açarken, vücudun ısı kaybını kolaylaştırır. Bu da donmayı çabuklaştırır.
  24. Macar Yanosh Voven ve karısı Sara dünyada en uzun aile hayatı sürmüşler. Onlar 147 sene beraber yaşamışlar. Yanosh 172, Sara 164 sene yaşamıştır. Öldüklerinde en küçük çocuklarının 116 yaşı varmış.
  25. En büyük kuş yumurtası devekuşunundur. 15 - 20 santimetre uzunluğunda ve ortalama 1.7 kilogram ağırlığındadır. Kaynatılarak pişirilmesi 40 dakika sürer.
  26. Kirpiler suda yüzer. -Salatalığın yüzde 96'sı sudur.-Sivrisineklerin 47 tane dişi vardır.
  27. Coca-Cola'nın orijinal rengi yeşildir.
  28. Çocuklar baharda daha fazla büyüyor.-Sigara çakmağı kibritten önce bulundu.
  29. Sümüklüböceklerin dört tane burnu vardır.
  30. Uranüs çıplak gözle görülen bir gezegendir.
  31. Dünyadaki tavuk sayısı insanlardan fazladır.
  32. Salyangozların 25.000 civarında dişi vardır. -Bir kadının sahip olduğu en fazla çocuk sayısı 69. -İlk kule saati 1404 yılında Moskova'da yapılmıştır.
  33. Hawaii alfabesinde sadece 12 harf bulunmaktadır.-Timsahlar daha derine batabilmek için taş yutarlar. -Bukalemunların dilleri,vücutlarından iki kat uzundur.
  34. Dünyadaki ısı 1900 yılından itibaren 0.7 derece arttı.
  35. Uzaya ilk uçan kadın Valentina Tereşkova'dır. (1962)
  36. Günümüzde, evlenenlerin yüzde ellisi boşanmaktadır.
  37. Dünyada insan başına düşen karınca sayısı 1 milyondur.
  38. Pisagor sokak dövüşü spor dalında olimpiyat şampiyonu olmuştur.
  39. Kedi ve köpekler de insanlar gibi solak yada sağak olabilirler.
  40. "Düello" uygulaması hala Uruguay ve Paraguay'da devam etmektedir.
  41. (Şu an yaşayan) 135 yaşındaki Ali Muhammed Hüseyin, yeryüzünün en yaşlı insanı olarak biliniyor.
  42. Atların kırılan kemikleri geri kaynamaz. Ayağı kırılan atların hayatı da biter.
  43. Dünyanın en çok söylenen şarkısı hangisidir ?
  44. Bu şarkı "Happy birthday to you" dur. Şarkının asıl kaynağı Amerikalı iki kız kardeşe aittir. Orijinal adı "Good Morning to All" yani "hepinize günaydın"dır. Daha sonra güftesi değiştirilerek bütün dünyaya yayılmıştır. Fakat telif hakkı kardeşlere aittir, onlardan sonra da Warner/chappel müzik şirketine geçmiştir. Müzik ticari amaçlı kullanıldığı zaman şirkete ödeme yapma zorunluluğu vardır.
  45. Mezara niçin çiçek konulur ?
  46. İlk olarak Mısır Firavunu Tutamkamon' nun milattan önce 1346 da öldüğünde mezarının çiçekten taçlarla kaplandığı saptanmıştır. Kuzey Avrupa da ise M.Ö 2000 yıllara kadar mezara çiçek konduğu belirlenmiştir. O zamanlarda bu çiçeklerin amacı iyi ruhları çekme, kötü ruhları kovma amacıylaydı. Sonradan ise asıl amaç cesetler çürürken çıkan kokuyu kamufle etme amacını taşır. Servi ağacı da bu nedenle mezarlıklarda kullanılır. Ağacın yaprakları rüzgarı önler, kendine özgü ferah kokusu vardır. Cenaze törenlerinde siyah giyinmenin amacı da mezarlıklarda hayaletlerden sakınmak amacı taşımaktadır.
  47. İnsanlar saatlerini niçin sol kollarına takarlar ?
  48. Özel bir durum veya farklı olma düşüncesi yoksa insanların çoğu saatlerini sol kola takar. Çünkü çoğunluk sağ elini kullanmaktadır ve bu kolun daha hareketli olması nedeniyle saatin bir yerlere çarpıp zarar görme olasılığı yüksektir. Zaten saatin kurma düğmesi 3 rakamının yanındadır. İnsanlar saati kurmak istedikleri zaman onu bilekten çıkarmadan sağ elle uzattıkları sol kollarındaki saati kurabilirler. Satrançta şah niçin o kadar pasiftir ? Çünkü şah koruma altındadır. Zaten satrançta amaç şahı almaktır. O yüzden bütün taşlar onu korumakla görevlidir. Vezir ise başkumandan gibi şaha yardım eder. İleri geri, çapraz her yöne gidebilir. Batıda vezire Kraliçe adı verilmiştir. Bununla Kraliçe'nin Kralın en büyük desteği olduğunu işaret etmektir. Satranç 6. yüzyılda Hindular tarafından oynanmaya başlanmış, oradan dünyaya yayılmıştır.
  49. Bir hafta niçin 7 gündür ?
  50. Babilliler 7 günlük haftayı zaman birimi olarak kullanıyorlardı. İlk çağlarda bilinen beş gezegen ile güneş ve ayın sayısının 7 oluşu bu sayıyı gizemli ve uğurlu kılıyordu. Daha sonra dinlerde göğün 7 kat oluşu ve doğadaki ana renk sayısının 7 oluşu, müzik notalarının 7 oluşu sayının önemini daha çok belirtti. Daha sonra Fransa takvim yapısını değiştirerek hafta sayısını 10 yaptı ama kabul görmedi. Rusya 5 günlük hafta uygulamasına geçti, o da tutulmadı. Sonunda yine hafta 7 gün olarak kaldı.
  51. Niçin otellerin kapıları döner kapıdır ?
  52. Döner kapıların tek amacı enerji ve yer tasarrufudur. Büyük binaların içerleri devamlı olarak ısıtılır. Açılan normal kapıdan içeri soğuk hava rahatlıkla girer. Eğer normal kapı kullanılırsa hava değişimi nedeniyle klimalar veya motorlar yeniden çalışacaktır. Özellikle çok kişinin girip çıktığı otel veya benzeri binalarda enerji tasarrufu için döner kapı kullanılır. Döner kanatlar sıcak havanın dışarı çıkmasına, soğuk havanın da içeri girmesini engeller. Üstelik tüm bu işlev kapı çapı kadar yer alır.
  53. Neden evlilik yüzüğü yüzük parmağına takılır biliyor muydunuz ?
  54. Evlilik yüzüğü neden hep aynı parmağımızdadır da, nedenişaret parmağı baş parmak ya da serçe parmak değil de neden yüzükparmağı...Evlilik yüzüğünü ilk defa eski mısır prensesi nefertiti takmıştır...o yıllardakiTıbbın ne kadar ilerde olduğu ayrı bir tartışma konusudur ama yüzyıllar Sonra anlaşılmıştır ki direk kalbe giden tek damar evlilik yüzüğünü taktığımız Parmaktadır..Başka hiç bir parmağımızdan direk kalbe giden bir damar yoktur.
  55. Bardaktaki buzlar niçin birbirlerine yapışırlar ?
  56. Buzun erimesi için yalnızca sıcaklık değil basınç da önemlidir. Dağlardaki buzulların kayma nedeni de budur. Basınçla alt tabaka erir ve kayma oluşur. Bir kabın içinde ya da bir bardakta üst üste duran buzların her biri altındakine değdiği noktada bir basınç oluşturur ve bu noktada çok küçük kısım erir. Buradan hareket eden su çok az yanda iki buz küpçüğünün birleştiği noktada tekrar donar. İki buz parçası kaynak yapılmışçasına birbirlerine yapışır ve orada bir daha erime olmaz.
  57. Dünya ile ilgili gerçekler
  58. Isısı Dıünya üzerindeki en soğuk yer, ortalama -54 derece ile Antarktika'dır.En sıcak yer ise ortalama 34 derece ile Afrika'da bulunan Etiyopya dır.
  59. En kuru çöl:Şili'deki Atacama Çölü en kuru çöldür. Bazı yerlerine 400 yıl yağmur yağmamıştır. Diğer bölgelerine ise hiç yağmur yağdığı görülmemiştir.
  60. En uzun nehir Dünyadaki en uzun nehir Afrika'daki Nil Nehri'dir. Bu nehrin uzunluğu yaklaşık 6.600 km kadardır.
  61. En yüksek uçurum Dünyanın en yüksek kayalık uçurumu Hawaii Adası'nın kuzey kıyısında bulunur. Burada yükseklik bazen 1.005m'ye ulaşır. Bu yükseklik 275 katlık bir gökdelenle eş değerdir.
  62. Hala büyüyor: Atlantik, dünyanın en büyük ikinci okyanusudur ve hala büyümektedir. Her yıl 4 cm kadar genişler ve bunu yaparken, Avrupa ile Amerika'yı birbirinden giderek uzaklaştırır.
  63. Felaket bölgesi Deprem kayıplarında Çin ilk sıradadır.1556'da meydana gelen depremde 830.000 kişi ölmüştür.
  64. Altın madeni Dünyadaki denizlerde çok yüklü miktarlarda altın bulunur.Eğer bu altınların hepsi çıkarılıp dünyadaki herkese dağıtabilseydi, birer kilo altınımız olurdu.
  65. İnsanlar
  66. Aç mısınız?: Yaşamınız boyunca 30.000 kilo kadar yemek yersiniz.Buda 6 filin ağırlığına eşittir.
  67. Bunu yut: Yutulan yiyecek vücudunuzda 3,5metre yol alır yani bir otomobilin uzunluğu kadar.
  68. Saç: Bilinen en uzun saç Hint'li bir rahibindi.1949'da saçının boyu 8metre olarak ölçüldü.Yani kolunuzdan 13 kat daha uzun.
  69. Isı: Vücudun normal ısısı 37 derecedir. Eğer ısı 25 dereceye düşerse ölebilirsiniz.
  70. Hayvanlar
  71. En büyük hayvan: dünyadaki en büyük hayvan mavi balinadır. Yetişkinlerin boyu 34 metreye, kilosu 190 tona ulaşır.
  72. Uçan memeli:Uçabilen tek memeli hayvan yarasadır. En büyük yarasa uçan tilkidir. Kanatlarının uzunluğu 183cm'dir
  73. En hızlı:Bütün memeliler arasında en hızlısı çitalardır. Hızları saatte 115km'ye kadar ulaşabilir.
  74. En zehirli deniz kobrası dünyanın en zehirli yılandır. Zehiri normal bir yılanın kinden yüz kat daha güçlüdür.
  75. Uzayla ilgili geçekler
  76. Güneş:Güneş Jüpiter den bin kat, Dünyamızdan bir milyon kat daha büyüktür.
  77. Jüpiter: Güneş sistemindeki bütün gezegenleri bir araya getirirsek Jüpiter'in büyüklüğüne erişemezler.
  78. İnanabiliyor musunuz?
  79. X ışınlı gözler:1930 da bir New York'lu gözlerini kullanmadan görebileceğini iddia etmişti. İddiasını kanıtlamak için bakmadan yoğun trafikte motosiklet sürdü.Hiçbir yere çarpmadı. Kimse bunu nasıl başarabildiğini bilmiyor.
  80. Büyük yük:Mısır'daki büyük piramit 30 yılda inşa edilmiştir. Kullanılan taşlarla Fransa'nın çevresine 3 metre yükseklikte duvar yapılabilir.
  81. Mucize:Bir Alman pilot 1930'da uçağından atladı. Bir fırtına bulutunun içinden geçti. Bunun içinde buzla kaplandı. Buz öylesine kalındı ki düştüğünde pilota hiçbir şey olmadı
  82. Piramitler
  83. Kahire'de bulunan "Keops piramidi" nin 12 ton ağırlığında iki buçuk milyon bloktan oluştuğunu, Günde on blok yerleştirilmesi halinde yapımının 664 yıl süreceğini, Piramidin üstünden geçen meridyenin karaları ve denizler itam eşit iki parçaya böldüğünü ve piramidin dünyanın ağırlık merkezinin tam ortasında bulunduğunu, Yüksekliğinin (164 m.) bir milyarlaçarpımının güneşle dünyamız arasındaki uzaklığı verdiğini, Taban alanının, yüksekliğinin iki katına bölünmesinin pik sayısını verdiğini,
  84. Piramitlerin içerisinde "ultrasound", radar, sonar gibi cihazların çalışmadığını,
  85. Kirletilmiş suyun bir kaç gün piramidin içinde bırakıldığında arıtılmış olarak bulunduğunu, Piramidin içerisinde sütün bir kaç gün süreyle taze kaldığını ve sonunda bozulmadan yoğurt haline geldiğini, Bitkilerin piramit içerisinde daha hızlı büyüdüklerini, Çöp bidonu içindeki yemek artıklarının hiç koku yaymadan mumyalaştıklarını,
  86. Kesik, yanık, sıyrık ve yaraların piramidin içinde daha çabuk iyileştiğini,
  87. Piramidin içinin göreli olarak yazın soğuk, kisin sıcak olduğunu,Piramit kimin adına yapıldıysa onun bulunduğu odaya yılda 2 kez güneş girdiğini ve bu günlerin doğduğu ve tahta çıktığı günler olduğunu, biliyormuydunuz...
Çok iyi Öğrenmek için ne yapmalı?
1. Dikkat dağılmasını azaltmak için fiziksel çevrede düzenlemeler yapın. 
2. Öğrencilere dersin öğrenme amaçlarını bildirin. 
3. Önemli bilgiyi vurgulayın. Dikkati yoğunlaştırmak için
4. Dikkat(zihin) dağınıklılığı ile başa çıkabilmeleri için, öğrencilere kendi kendini gözlemleme ve denetleme teknikleri öğretin. Öğrencilerin Bilişsel Süreçleri Açığa Çıkarmak İçin
5. Öğrencilere tüm çalışmalarını göstermelerini isteyin.
6. Öğrencilere düşünme süreçleri hakkında sorular sorun (örn. Ben bu dersi sunarken ne düşünüyorsun? Problemi nasıl çözeceksin? Niçin zorlandığınızı düşünüyorsunuz?) Kısa Süreli Hafızanın Sınırlılıklarından Kaçınmak İçin 
7. Materyali kısa süreli hafızanın sınırlarını aşmayacak hızla sunun.
8. Uygun kümeleme (parçalara ayırma) ve tekrar stratejileri öğretin veya yöneltin. 
9. Öğrencilere bilişsel süreçlerini incelemeye teşvik edin; öğrencilere bir ödevi tamamlayarak ne öğrendiklerini sorun. Dördüncü adındakine benzer ama öğrencilere sadece düşünce süreçlerini tamamlamalarını istemeyin, onlara problem çözmenin düzenli bir parçası olarak bu süreçleri gözlemlemeyi öğretin.
10. Öğrencilerin problem çözme yöntemlerini tartışabildikleri tartışma dönemleri sağlayın. 
11. Öğrencilere, bir işe başlamak için kendi kendini teşvik etme, devam etmek için kendisini cesaretlendirme ve her adımı tamamlamada kendini pekiştirme gibi, kendi kendine öğrenci becerileri öğretin.
12. Öğrencilere bilgiyi yeniden ifade etme, not alma ve önemli bilginin altını çizme biçimleri öğretin.
-İşlem basamaklarının yazılı bir listesini verin. 
-Uygulama fırsatı verin. 
-Yönlendirici geri bildirim verin.
13. Pratik oturumları sık ve aralıklı tutun. 
14. Aşını öğrenmeyi (ilk öğrenmeden sonra çalışmayı bir süre sürdürme öğretin.) 
15. Hatırlatıcıları öğretin.
16. Öğrencilere materyalin düzeni konusunda bilgilendirin. 
17. Anlatım ve metin materyalin ana hatlarını verin. 
18. Benzetmeler yoluyla uygun şemaları hareket geçirin. 
19. (Bilgiyi) işlemeyi öğretin ve/veya teşvik edin.
20. İki eylem dizisini gerektiren kavram veya koşulları belirleyin. 
21. Doğru genellemeyi artıracak çeşitli gerçek örnekler sağlayın. 
22. Doğru ayırt etmeyi artıracak eşleştirilmiş örnek olmayan durumlar sağlayın.

Nasrettin Hoca: 
Gelecekteki Empatik Toplumun Müjdecisi Nasrettin Hoca'nın kültürümüzde özel bir yeri olduğu her zaman söylenmiştir. Burada ise Hoca'yı, fıkralarında sergilenen kişisel roller açısından ele almak istiyorum.
Kısaca belirtmek gerekirse Nasrettin Hoca, üç kişisel rolü (benlik-durumunu) birbiriyle kaynaştırarak ustaca kullanmaktadır. Diğer bir ifadeyle, Yetişkin rolünün koordinatörlüğü altında, Anababa, Yetişkin ve Çocuk rollerini dengeli bir şekilde kullanmaktadır. Bu bölümün başında, söz konusu üç rolün dengeli şekilde kullanılacağı toplumlara "Empatik Toplum" adını verebileceğimizi belirtmiştim. Kendine özgü kişiliği ile Hoca, gelecekteki böyle bir toplumun günümüzdeki temsilcisi sayılmaya lâyıktır. Bu açıdan Hoca'nın özelliklerini şöyle sıralayabiliriz:

Nasrettin Hoca bir Anababadır: İnsanları geliştirmek, eğitmek amacıyla, bir öğretmen tavrıyla eleştirilerde bulunur, hatalı davranışları iğneler. Adeta bir ahlâk eğitimcisidir (Dökmen, 1982).

- Nasrettin Hoca bir Yetişkindir: Akılcıdır; fiziksel gerçeği ve sosyal kuralları aklını kullanarak test etmeyi sever. Bireyselleşmiştir ; çevreye/Anababa otoritesine boyun eğmek yerine, kendi aklımızı kullanmamızı önerir. (Örneğin, oğluyla birlikte giderken kendisi eşeğe biner , çevreden ayıplarlar; oğlunu bindirir , ayıplarlar ; ikisi birden biner, eşeğe acıyıp ayıplarlar; ikisi birden eşeğin arkasından yürürler, aptallıkla suçlanırlar. Hoca'nın bu fikraya ilişkin kıssadan hissesi bence şudur: Şartlar neyi gerektiriyorsa, çevremize aldırmadan, onu yapmalıyız. Ölçüt kendi aklımız
otoritenin esiri de değildir. Esnektir; spontandır; gerektiğinde Hoca, Anababa otoritesine saygısız değildir; ancak bu olduğunda, kanunlarda duruma uygun bir hüküm bulamazsa, aklını kullanarak âdil ve zarif bir çözüm üretir. Bu çözüme, "saçma" olduğu için değil, bizim akıl edemediğimiz ilginç bir çözüm olduğu için güleriz (Dökmen, 1982). (Örneğin, yemeşıkırtısı dinleterek ödemeyi sağlaması ğinin buharından yararlanan kişiden davacı olan adama, para Nasrettin
Hoca bir
Çocuktur: Çünkü, spontan ve yara çocuk gibi muziptir. Eğlenmeyi sever; fikralarında güldüğünü hissederiz.
Snehmızda ve Günlük Yaşamımızda Kişilerarası İletişim

Hoca, Anababa, Yetişkin ve Çocuk rollerini yerine ve zamana göre kullanır. Çoğunlukla da bunları aynı fikra içinde kaynaşprarak sergiler. Ömeğin, kadı olduğunda, yemeğinin buharına ekod banan kişiden şikâyetçi olan bir davacı gelir. Hoca, kanunanda duruma uygun bir çözüm bulamayınca, davacının kulağında para sıkırdatarak "yemeğin buharını satan, paranın şıkırtısını alır" der. Kanımca Hoca burada, bulduğu çözüm şeklinden ötürü Yetişkin, adaleti sağladığı ve aynı zamanda davacıyı eleştirdiği için Anahaba, bütün bunları yaparken -muhtemelen- keyif aldığı ve izlevenlerine de keyifli vakit geçirttiği için de çocuktur.'

- Hoca, Anababa, Yetişkin ve Çocuk rollerini dengeli bir şekilde kullanabildiği için, insanlarla sağlıklı empati kurma gücüne sahiptir. Bu özelliği onu, hoşgörülü ve insan sever kılmıştır.

- 1982'de henüz empati ile ilgilenmediğim dönemde yaptığım bir araştırmada, Nasrettin Hoca Fıkraları'nda evrensel insan sevgisi bulunduğu ortaya çıkmıştı (Dökmen, 1982). Söz konusu araştırmada, 295 Nasrettin Hoca fıkrasının yanı sıra bir grup Aisopos, Grimm ve Türk Halk masalını, Kohlberg'in moral (ahlaki) gelişim basamakları açısından incelemiştim.Grim Masalları’nın ve Türk Halk Masalları'nın alt düzeyde, Aisopos Masalları’nın orta düzeye, Nasrettin Hoca Fıkraları’nın ise daha çok üst düzeyde moral mesajlar taşıdığı anlaşılmıştı. Üst düzeydeki moral mesajlar, bireyselliği, kişi vicdanına dayanan ahlâk ilkelerini ve evrensel insan sevgisini kapsamaktadır. sonuçlarına bakarak
Fikra ve masallarla ilgili araştırmaların ihtiyatlı olmak kaydıyla şunu söyleyebileceğimiz kanısındayım: Grim ve Türk Halk Masalları daha çok Çocuk-Anababalar Toplumuna, Aisopos Masalları Yetişkinler Toplumuna, Nasrettin Hoca Fıkralari ise Empatik Topluma özgüdür . Şüphesiz ki bu, araştırılması ve üzerinde tartışılması gereken bir iddiadır.
Iletisim Çatışmalan ve Empoli

Nasrettin Hoca alaycı değildir; fikralarında, karşısındaki kişiyi toptan eleştirmez; sadece onun belirli bir davranışını e leştirir . Böylece, kişilerarası iletişim -Özellikle pazarlık (negotiation)- alanında geçerli olan bir ilkeye uymuş olur. Söz konusu ilke "kişiyi değil, davranışını eleştir" ilkesidir. Bu ilke önem lidir. Çünkü kişiyi toptan eleştirdiğimizde yıkıcı oluruz; oysa onun belirli bir davranışını eleştirdiğimizde ise, ona bu davranışını değiştirme şansı vermiş oluruz. Hoca, en azından sezgiyle, bu tür bir ilkenin varlığını hissetmiş ve buna uygun davranmıştır. Böyle olunca da Hoca'nın bir "toptancı BEN’e" sahip olmadığını söyleyebiliriz. Diğer bir ifadeyle Hoca, "BEN değeri tiryakisi" değildir. Bu özelliği de O'nun, empatik topluma uygun bir üye sayılmasını gerekli kılmaktadır.

Nasrettin Hoca, Çocuk-Anababalar Toplumundaki birtakım yaygın özelliklere karşı çıkmıştır. Örneğin, bu toplum türünde insanların bireysel sınırları ya yok denecek kadar azdır ya da aşırı geçirgendir. Bu durum pratikte, bireylerin ve ailelerin özerk olamamalarına, insanlarin, birbirlerinin işlerine çok fazla karışmalarına yol açmaktadır. Hoca, bu yaygın sorunu da eleştirir. Örneğin, mahallelerine bir tepsi baklava gittiğini söyleyen kişiye "bana ne" der; bu kişinin, baklavanın Hoca'nın evine gittiğini söylemesi üzerine ise "sana ne" der.
138 Gelişim ve Öğrenme

Erkeksi Kadınsı ve Ortak cinsiyet rolleri

Lider gibi davranır 
Uysal 
Şefkatli 
Saldırgan 
Kibirli 
Neşeli 
Vicdanlı 
Hirsli 
Çocuksu 
Analitik 
Geleneksel 
Tutkulu 
Dostane 
Atilgan 
Kaba dil kullanmaz 
Mutlu 
Atletik 
Sakinleştirici 
Yardımcı 
Yarışmacı 
Kadınsı 
Etkisiz 
Inançlarını savunur 
Memnun edici 
Başat 
Nazik 
Kıskanç 
Sevimli 
Güçlü 
Kolay kandırılabilir 
Liderlik yeteneği var 
Hırçın 
Çocukları sever 
Bağımsız 
Sadık 
Güvenilir 
Sır saklar 
Bireyci 
ihtiyaçlara duyarlı 
İnce 
Kolay karar verir 
Ürkek 
Erkeksi 
Yüzeysel konuşan 
Ağırbaşlı 
Kendine güvenen 
Sempatik 
Yapmacıklı 
Kendine yeten 
Kibar 
Güçlü kişilikli 
Anlayışlı 
Doğru sözlü 
Karşı koymaya hevesli 
Sıcak 
Öngörülmez 
Risk almaya istekli 
Üretici 
Sistemsiz

Cinsiyet Farklılıkları
Doğru mu? Değil mi?
1. Kızlar erkeklerden daha "sosyal"dir. 
2. Kızlar erkeklerden daha çok telkine açıktır
3. Kızların özsaygıları daha düşüktür.
4. Kızlar yol öğrenme ve önceden öğrenilmiş tepkilerin engellenmesini gerektiren işlerde daha iyidirler.
5. Erkekler daha analitiktir 
6. Kızlar kalıtımdan, erkeklerse çevreden daha çok etkilenirler. 
7. Kızların başarı güdüsü eksiktir. 
8. Kızlar işitsel, erkeklerse görsel yönelimlidirler. 
Oldukça doğrulanmış cinsiyet farklılıkları:
1. Kızların sözel yeteneği erkeklerden daha yüksektir. Özellikle çocuklukta bu fark daha açık görünmektedir. 
2. Erkekler görsel-mekansal yetenekte üstündürler. Özellikle ergenlik ve yetişkinlikte belirgindir. 3. Erkekler matematik yetenekte üstündürler. 
4. Erkekler daha saldırgandır. Hem fiziksel, hem de sözel olarak erkekler daha saldırgandırlar. Ancak genelde düşünüldüğü gibi saldırganlığın kurbanları daha çok kızlar değil, diğer erkeklerdir.
Tartışmalı durumlar: 
1. Dokunsal duyarlık.
Fark elde edildiğinde, kızlar daha duyarlı çıkmaktadır. Ancak, genellikle araştırmalarda fark elde edilmemektedir.
2. Korku, ürkeklik ve kaygı.
Gözlemler fark göstermemektedir, ama kişilerin kendi ifadelerinde ve öğretmen derecelendirmelerinde kızlar yüksek görünmektedir.
3. Etkinlik düzeyi. 
Genelde fark elde edilmemektedir, ama elde edildiğinde erkekler yüksek bulunmaktadır. 
4. Yarışmacılık. 
Birçok araştırma fark göstermemiştir, ama fark elde edildiğinde erkekler daha yarışmacı bulunmaktadır. 
5. Başatlık 
Çocuklukta başatlık farkı görülmemektedir, ama sonraları erkekler daha çok baskınlık girişiminde bulunmaktadırlar. Her iki cinsiyetin de bulunduğu yetişkin gruplarında, başlangıç evrelerinde liderlik erkeklerden yana olmaktadır.
6. Şikayet
Çocuklukta yetişkinlerin emir ve yönergelerinden kızlar daha çok şikayet etmektedir. Erkekler akran grubundaki yerlerini korumakla ilgilendiklerinden (ayıplanmaktan korktukları için), şikayet etmiyor olabilirler. 
7. Koruma ve "anaç" davranış.
6-10 yaşlarındaki kızlarda koruyucu davranış daha sık görünmektedir, ama araştırmalar genelde fark bulamamaktadırlar. Cinsiyet hormonları alt-düzey hayvanlarda bu tür davranış için etkili görünmektedir, ama insanlarda araştırmalar bunu desteklememiştir.

Köyümüzden

Yerelma Köyü

Köyümüzden görüntüler

Köyümüzden görüntüler2

Köyümüzden görüntüler3

Köyümüzden görüntüler4

Son Dakika Haberler

Canlı Tv İzle

Spor Haberleri

Sosyal Medyada Takip Edin

Whatsapp facebook youtube instagram twitter feedburner linkedin