Köylerimiz

  İkizdere lçemize Bağlı Köyler ve Ayrıntılı Bilgileri

1-Güneyce Köyü(Varda)
2-Gürdere Köyü(Ethone)
3-Rüzgarlı Köyü(Mize)
4-Şimşirli Köyü(Komes)
5-Ilıca Köyü(Vane)
6-Demirkapı Köyü(Homeze)
7-Dereköy(Velkü)
8-Yağcılar Köyü(Velkü)
9-SivriKaya Köyü(Çohçer)
7-Çamlık Köyü(Çohçer)
8-Gölyayla Köyü(Kabahor)
9-Cevizlik Köyü(Plakorum)
10-Bayırköy(Kolav)
11-Tozköy(Mahura)
12-Meşeköy(Petran)
13-Eskice Köyü(Haya)
14-Çataltepe Köyü(Haya)
15-Diktaş Köyü(İksenit)
16-Çiçekli Köyü(Anzer)
17-Ballıköy(Anzer)
18-Ayvalık Köyü(Kapse)
19-Başköy(Cimil)
20-Çifteköprü Köyü(Meles)
21-Güvenköy(Cimil Zir)
22-İhlamur köyü(Kapse)
23-Kama Köyü
24-Ortaköy(Cimil Vasat)
25-Tulumpınar(Tulumpuhar
26-Yerelma Köyü(Cevatoz)

Güneyce Köyü(Varda):

Tarihçesi:
19. yüzyılın ilk yarısında Osmanlı kaynaklarında Varda adıyla Of kazasına bağlı bir köy olarak bahsedilirken, İkizdere'nin nahiye olmasıyla bu idari merkeze bağlandı. 1913'e kadar Hacışeyh adıyla anılan köy, bu tarihten sonra şimdiki adını aldı. 1945 tarihinde yürürlüğe giren 4769 sayılı yasa ile bugünkü Rize ilinin İkizdere ilçesine bağlı Güneyce Beldesi ilçe haline getirildi. İkizdere de bucak olarak Güneyce ilçesine bağlandı. Ancak, 19.06.1952 tarihinde kabul edilen ve 20.06.1952 tarihinde yürürlüğe giren 5967 sayılı yasayla Güneyce ilçe merkezi bugünkü İkizdere ilçesine taşındı.1952 yılındaki 5967 sayılı kanunla ilçe merkezi İkizdere'ye nakledilince köy haline gelen Güneyce, 1955 yılında tekrar bucak haline getirildi. Sonradan belediye statüsü alarak beldeye dönüşen kasabanın belediye statüsü, nüfusunun 2000 kişinin altına düşmesi üzerine 2013 yılında sona erdi.Belediye, 30 Mart 2014 günü itibarıyla resmen kaldırıldı ve Güneyce köye dönüştürüldü.

İkizdereye 10 km
Rizeye 40 km dir

Gürdere Köyü (Ethone):


Tarihçesi:

1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı Yunanca Etmone olup 1913 yılında ise İşkencedere adını almıştır. Daha sonra ise "Gürdere" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur.

İkizdereye 3 km

Rize'ye 55 km

Rüzgarlı Köyü (Mize)


Tarihçesi:
1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı Lazca 
Mize olup "Karakuş" anlamına gelmektedir. 1913 yılında "Rüzgarlı" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur.
Ayrıca Tarkan'ın Köyüdür.
İkizdere' ye 5 km
Rize'ye 57 km

Şimşirli Köyü(Komes)

Tarihçesi:

1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı Koms olup 1913 yılında "Şimşirli" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur. Köyde 1849 yılında inşa edilmiş bir cami bulunmaktadır.

Adını şimşir ağacından almıştır.

Maden suyu meşhurdur. Aynı zamanda maden suyunun yanında et yeri vardır. Rize İkizdere yolu üzerindedir.

İkizdere'ye 8 km

Rize'ye 60 km

Ilıca Köyü(Vane)


Tarihçesi:
1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı Vane olup 1913 yılında "Ilıca" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur.
Adındanda anlaşılacağı gibi maden suyu kaplıcası meşhurdur. Turistik otel vardır.
İkizdere çıkışında iki yol vardır soldaki yol ılıca yoludur.
İkizdere'ye 6 km
Rize'ye 58 km

Demirkapı Köyü(Homeze)


Tarihçesi:

1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı Xomeze (Homeze)olup 1913 yılında"Demirkapı" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur.
İkizdere'ye 5 km
Rize'ye 57 km

Dereköy(Velkü)


Tarihçesi:

1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı Vilköyi İspir(Velkü) olup 1913 yılında"Dereköy" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur.
Eskiden burası şenlikti. Sağlık ocağı, Postane ve bakkallar vb. vardı. Şimdi hepsi kapandı
Cıvar köylerden gelenler ihtiyaçlarını buradan karşılarlardı. Şimdi ise İkizdere'den alışverişlerini yapıyorlar.
İkizdere'ye 7 km
Rize'ye 59 km

Yağcılar Köyü


Tarihçesi:
1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı Vilköyi Rize(Velkü) olup 1913 yılında "Yağcılar" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur.

İkizdere'ye 13 km

Rize'ye 65 km

Sivrikaya Köyü(Çohçer)


Tarihçesi:
1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı Ermenice Yukarı Köxser olup 1913 yılında "Sivrikaya" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur.
İkizdere'ye 20 km
Rize'ye 72 km

Çamlık Köyü(Çohçer)


Tarihçesi:
1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı Ermenice Köxser olup "Güzel, ferah" anlamına gelmektedir. 1913 yılında "Çamlıkköy" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur.
İkizdere'ye 17 km
Rize'ye 69 km

Gölyayla Köyü(Kabahor)

Tarihçesi:
1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı Yunanca Kabaxor(Kabahor) olup 1913 yılında"Gölyayla" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur.
2020 yılında Nüfusu 151 dir
İkizdere' ye 24 km
Rize' ye 76 km

Cevizlik Köyü(Pakorum)

Tarihçesi:
Köyün eski adı Yunanca Plakorom olup 1913 yılında "Cevizlik" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur.
2020 yılında Nüfusu 92 dir. Rize- İkizdere yolu üzerinden sola sapıldığında ulaşılabilir.
İkizdere'ye 6 km
Rize'ye 58 km

Bayırköy(Kolav)

Tarihçesi:
1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı Kolyav olup 1913 yılında "Bayırköy" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur. Köyde 1899 yılında inşa edilmiş bir cami bulunmaktadır.
2020 yılında Nüfusu 185 dir.
İkizdere'ye 6 km
Rize'ye 58 Km

TozKöy(Mahura)
Tarihçesi:
1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı Yunanca Maxor olup 1913 yılında "Tozköy" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur. Mahallede her yıl ağustos ayının üçüncü haftasında Tozköy Likapa Şenliği düzenlenmektedir.
İkizdere'ye 27 km
Rize'ye 79 km

Meşeköy(Petran)
Tarihçesi:
1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı Yunanca 
Petran olup 1913 yılında "Meşeköy" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur. Köyde her yıl Lazboard Kayak Festivali düzenlemektedir.
İkizdere'ye 28 km
Rize'ye 85 km

Eskice Köyü(Haya)
Tarihçesi:
1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı Yukarı Xaya olup1913 yılında "Eskice" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur.
İkizdere'ye 30 km
Rize'ye 82 km

Çataltepe Köyü(Haya)
Tarihçesi:
1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı Aşağı Xaya/Haya olup1913 yılında "Çataltepe" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur.
İkizdere'ye 28 km
Rize'ye 80 km

Diktaş Köyü(İksenit)

Tarihçesi:
1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı İksenit olup Yunanca "Gurbet" anlamına gelen Ksenitiá sözcüğünden türetilmiştir. 1913 yılında "Diktaş" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur.
İkizdere'ye 28 km
Rize'ye 80 km
1872 yılı (1288 arazi yoklaması) tapu kayıtlarına göre arazi sahipleri:
Abdibaşoğlu, Abdioğlu: Ahmetoğlu, Arkanatoğlu, Ayvazoğlu, Azizoğlu, Bacakoğlu, (Bıçakoğlu) Balcıoğlu, Battaloğlu, Bayramoğlu, Bektaşoğlu, Birdanınoğlu, Cinkabakoğlu, Çakaloğlu, Çepnioğlu, Çiloğlu, Demircioğlu, Feyzioğlu, Fukaranınoğlu, Hacımehmetoğlu, Hanoğlu, Hırmızoğlu, Hurşitoğlu, İbrahimoğlu, İhtiyaroğlu, İslamoğlu, Karacaoğlu, Karadoğlu, Kaşmeroğlu, Katıroğlu, Koncoloğlu, Konduloğlu, Köroğlu, Körömeroğlu, Köseoğlu, Lulutoğlu, Mahioğlu, Mamukanınoğlu, Mamukoğlu, Mehmetoğlu, Mollasüleymanoğlu, Muslioğlu, Numanoğlu, Osmanoğlu, Pendazoğlu, Turanoğlu,.Uzunahmetoğlu, Zandooğlu.
1872 tapu kayıtlarına göre arazi sınırlarında bulunan diğer akrabalardan bazıları:
Alnıkoğlu, Cesuralioğlu, Çakutoğlu, Çebinkabakoğlu, Çolakoğlu, Destanoğlu, Doğanoğlu, Dursunoğlu, Eminoğlu, Erkanatoğlu, Hacımustafaoğlu, Hacıoğlu, Hasanoğlu, Hutooğlu, Hüseyinkabakoğlu, Kakışoğlu, Karadeninoğlu, Kelalioğlu, Kibaroğlu, Kirlioğlu, Korkutoğlu, Koronoğlu, Kotaranoğlu, Kösoğlu, Kunduloğlu, Kurtoğlu, Kutuoğlu, Makuloğlu, Masnakoğlu, Mollaosmanoğlu, Şabanoğlu, Şerifoğlu, Timuroğlu, Uzunoğlu, Yahyaoğlu.


Günümüzde Köyde Yerleşik Ailelerden bazıları :

Şanlıer(Zando),Kıroğlu,Özdemir(Gencali),Kaya(Demirciler),Numanoğlu,Ayvaz,İhtiyaroğlu,Kalemci,Kaşmer,Yazıcı,Çepnioğlu,Kakaçoğlu,
Köse,Aydıner,Uzuner,Uzun,Erkan,İslam,Koncel,Karaca,Balcı,Kuru,Aydın,

 Köyümüzün 1913 den beri muhtarları :

Ömer oğlu Cemal Yıldırım,Ömer oğlu Ahmet ŞANLIER, İlyas oğlu Hasan Türk,Mehmet oğlu Resül Deniz,Ali Türk,Mustafa Altun,Ramiz Karaca,Rafet Tan,Cemal oğlu Mehmet Deniz,Yüksel Gürbüz,Hasan Özdemir,Halil Kaya. 

Fevzi Şanlıer evi:Rakım :1652 metre

Onbaşı Tesisleri : Rakım :1608 metre

Cami :Rakım:1712 metre

Kabanlar :Rakım:2180 metre

 Büyük Yayla :Rakım:2572 metre

 Ziyaret Tepesi :Rakım:3100 metre

 Yukarı Anzer :Rakım:2150 metre Enlem :40.591144  Boylam :40.517106

 Aşağı Anzer :Rakım:1895 metre

 Mahura altı –Kama :Rakım:1334 metre

 Sırt Mahura:Rakım:1733 metre

 Kameler :Rakım:1966 metre  

Paçıhalar :Rakım:2175 metre

Çiçekli Köyü(Anzer)
Tarihçesi:
1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı Aşağı Anzer olup Ermenice Antser "Geçitler" anlamına gelmektedir. daha sonra "Çiçekli" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur.
Meşhur Anzer Balı Memleketi burası
İkizdere'ye 28 km
Rize'ye 80 km

Ballıköy(Anzer)

Tarihçesi:
1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı Yukarı Anzer olup Ermenice Antser "Geçitler" anlamına gelmektedir. 1913 yılında "Ballıköy" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur.
İkizdere'ye 33 km
Rize'ye 85 km

Ayvalık Köyü(Kapse)

Tarihçesi:
1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı Lazca Kaptse olup] 1913 yılında "Ayvalık" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur.
İkizdere'ye 6 km
Rize'ye 58 km

Başköy(Cimil)

Tarihçesi:
1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı Cimil/Cimil Balâ olup1913 yılında "Başköy" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur.
Merhum Sanatçı Cimilli İbonun Köyüdür
İkizdere'ye 28 km
Rize'ye 80 km

Çifteköprü Köyü(Meles)
Tarihçesi:
1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı Yunanca Meles olup daha sonra "Çifteköprü" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur.
2020 Nüfus sayısı 59
İkizdere'ye 27 km
Rize'ye 79 km

Güven Köy(Cimil Zir)
Tarihçesi:
1876 yılı kayıtlarında köyün adı Cimil Zir olup 1913 yılında Yetimhoca olarak geçmektedir. Köy, daha sonra "Güvenköy" adını almıştır.
İkizdere'ye 28 km
Rize'ye 75 km

Ihlamur Köyü(Kapse)

Tarihçesi:
1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı Yukarı Kapse olup 1913 yılında "Ihlamur" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur.
İkizdere'ye 5 km
Rize'ye 59 km

Kama Köyü
Tarihçesi:
1973 yılında köyün yaylasında çığ olayı meydana gelmiş ve 58 küçükbaş hayvanın telef olmuştur.
İkizdere'ye 27 km
Rize'ye 70 km

Orta Köy(Cimil Vasat)

Tarihçesi:
1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı Yunanca Cimil Vasat olup 1913 yılında Paşaköy adını almıştır. Köyün adı 1946 yılında Cimilpaşa olarak tekrar değiştirilmiştir. Daha sonra ise "Ortaköy" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur.
İkizdere'ye 27 km
Rize'ye 79 km

Tulumpınar Köyü(Tulumpuhar)

Tarihçesi:
1800'lü yıllarda kurulan köyün eski adı Tulumpohar olup 1913 yılında "Tulumpınar" adını alarak köy statüsüne kavuşmuştur.
İkizdere'ye 13 km
Rize'ye 65 km

MEŞHUR ÇALIŞMALAR VE YERLER:


Ridos Thermal Hotel:
Ridos Thermal Hotel & Spa ‘Ekşioğlu K Şirketler grubu’nun Turizm faaliyetlerindeki ikinci yatırımıdır. Bir çok alanda faaliyet gösteren şirketimiz turizm konusunda da gerekli atılımları yapmış ve Karadeniz bölgesinde ki yatırımlarına 2008 yılı ağustos ayı itibariyle bir yenisini ekleyerek, Ridos Thermal Hotel & Spa’nın kurulumunu tamamlamıştır.

lazboard Kayak Festivali


Rize’nin İkizdere ilçesine bağlı Meşeköy (Petran) köyünde geleneksel hale gelen 13. Petranboard Şenliği düzenlendi. Şenlikte ‘Petranboard’ ve ‘Lazboard’ adı verilen tahtalar ile kayak yapıldı.
Rize’nin İkizdere ilçesine bağlı Petran köyünde her yıl düzenlenen Petranboard festivali bu yıl 13. kez yapıldı. Rize’nin 2 bin 200 rakımlı Petran köyünde Petran Kültür Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği tarafından İkizdere Kaymakamlığının katkılarıyla düzenlenen festivale yaklaşık 2 bin kişi katıldı. Renkli görüntülere ev sahipliği yapan festivalde ‘Petranboard’ ve ‘Lazboard’ adı verilen tahta kayaklar ile kayak yapıldı. Kimi vatandaşlar tahta kayaklardan düştü, kimi vatandaşlar karlı zeminin üzerinde adeta süzüldü. Yerli ve yabancı birçok turistin katılımıyla sıcak anlar yaşatan festivalde yöresel sanatçılar şarkılar söyledi, horonlar oynandı. Düzenlenen kayak yarışmalarında dereceye girenlere ödülleri takdim edildi.
Petranboard’ın hikayesi
Petranboard adı verilen kayak, yörede yaklaşık 200 yıl önce ulaşım aracı olarak kullanılmaya başlandı. Köy halkı çam ağaçlarından elde ettiği keresteler ile 30 santimetre genişliğinde 170 santimetre uzunluğa dayanan tahta kızaklarını yaptı. Yıllarca kullanılan tahta kızaklar teknolojinin gelişmesiyle uzunca bir süre rafa kaldırıldı. Son yıllarda geçmişini anmak ve hatıraları yaşatmak isteyen yöre halkı bu kızakları tekrar üreterek diğer yerleşim yerlerine tanıttı. Zamanla büyük ilgi çeken tahta kızaklara Petranboard adı verildi ve festivalleri düzenlendi.
Festivalden memnun kaldığını belirten Melek Yılmaz "Rize’den katıldım. İlk kez 12.’si düzenlenen festivale katılmıştım. Bu ikinci katılışım. Festivalden memnunum. İlk kez kaymıyorum, geçen gelişimde kaymıştım. Şimdi biraz daha alıştım. Çok zevkli güzel bir ortamdayız" derken, Mustafa Beyaz ise ”İlk kez katılıyorum. Buranın en büyük özelliklerinden bir tanesi Petranboard. Aynı zamanda yörenin ismini alıyor. Aslında bizim snowboard olarak yaptığımız sporu burada ilkel bir teknikle Petranboard olarak yapıyorlar. İlkel duruyor ama bir o kadar da kullanışlı bir alet. Burada çok güzel bir atmosfer var. Kar yağıyor, konser var ve insanlar eğleniyor. İnsanlara buralara gelmelerini tavsiye ediyorum” ifadelerini kullandı.

likapa(Yaban Mersini) Şenlikleri

Yaban Mersini ( Blueberry)  Nedir

 Yaban mersini ılıman iklim kuşağına adapte olmuş bir meyve türü olup botanik olarak gerçek üzümler grubunda yer almaktadır. Kültürü yapılan ve ekonomik öneme sahip olan yüksek boylu(Vaccinium corymbosum L) ,alçak boylu (Vaccinium darrowii) ve tavşangözü yabanmersini (Vaccinium ashei Reade) olmak üzere üç farklı türü vardır. Amerika başta olmak üzere bazı Avrupa ülkelerinde binlerce hektarlık alanlarda tarımı yapılmaktadır. Günümüzde ticari olarak yetiştirilen yabanmersini, 1906 yılından itibaren Amerika Birleşik Devletlerinde başlatılan seleksiyon çalışmalarının ürünüdür. Bu çalışmalarla seçilen yabanmersini tipleri daha sonra kendi aralarında melezlenerek yeni çeşitler elde edilmiştir. Islah çalışmaları ile geliştirilen yeni yabanmersini çeşitleri doğada bulunan formlarına göre çok daha iri, daha sulu ve daha tatlı meyveler verirken hastalık ve zararlılara da daha dayanıklıdırlar. Bu yönleriyle daha geniş alanlara adapte olabilmektedirler.
                   İklim isteği bakımından Doğu Karadeniz Bölgesindeki illerden Artvin, Rize, Trabzon, Giresun, Samsun ve Sinop’un genelde rakımı yüksek dağ ve yaylalarında yabanı formları bulunmakta ve yöre halkı tarafından taze olarak, reçel veya pekmez yapılarak tüketilmektedir. Yabanmersini,  asitli toprakları tercih eder (pH=4.0-5.5) ve genel bir ifade ile yabani yabanmersinlerinin olduğu yerlerde, defne, çam, kızılağaç veya beyaz sedirin karışık olarak yetiştiği nispeten meyilli alanlarda kültür çeşitleri rahatlıkla yetişebilmektedir. Karadeniz Bölgesi’ndeki toprakların asitli olması ve bu bölgenin yabanmersini anavatanı içinde yer almasından dolayı yabanmersinini bölgedeki ürün çeşitliliğine katmak gerekmektedir. Toprak ve iklim bakımından yabanmersini yetiştiriciliği için mükemmel şartlara sahip olan Karadeniz Bölgesi yabanmersini tarımının ülkeye yayılmasında öncü konumundadır.
                     Doğu Karadeniz Bölgesi dağlarında yabani olarak yetişen formlarına Rize’de likapakaskanaka, çera (mçela), Trabzon’da ligarba, lifos, Artvin’de morsivit veya mahabak (merhauk), Ordu-Giresun’da çalı çileği, Kars-Ardahan’da göğen olarak isimlendirilmekte ve yöre insanı tarafından beğenilerek tüketilmektedir. Çay üzümü, çoban üzümü veya ayı üzümü de denilen bu meyve dünyada blueberry, huckleberry, whortleberry, black whortleberry, bilberry, burren myrtle, mrytille, dyeberry, hurtleberry, whinberry, wineberry adlarıyla tanınmaktadır., Literatürümüze “Yaban mersini” olarak yerleştirilen blueberry, bölgede ürün çeşitliliği bakımından son derece değerli bir meyve türüdür. Asitli toprakları seven yaban mersininin dünyadaki üretimi son derece azdır ve zor şartlarda üretimi yapılmaktadır. Hem karlı hem de sağlık açısından çok yararlı olan yaban mersini yetiştiriciliğinde Karadeniz Bölgesi çok üstün imkanlara sahiptir ve bu ürün gelecekte bölgenin vazgeçilmez tarımsal ürünlerinden biri olacaktır.

Yaban Mersini Botanik Özellikleri

1-Toprak Üstü Organları

            Ocak şeklinde bir görünüm arz eden yaban mersini bitkisinde toprak üstü organlarını dip kısımdan çıkan yeni, sukkulent yapıdaki sürgünler, odunlu çalı formundaki sürgünler ile 1 yaşlı sürgünlerden çıkan yeni yeşil yan sürgünler oluşturmaktadır. Sırık (sopa) şeklindeki yaban mersini sürgünleri 10-20 yıl yaşayabilir ancak 5-7 yıl sonra bu sürgünler budanarak çıkarılmalıdır. Yüksek boylu çalı formundaki yaban mersini 120-300 cm boylanabilir. Alçak boylu çalı formundaki yaban mersini 90cm boylanabilirken yarı-yüksek çalı formundaki yaban mersini çeşitleri bu iki grup arasındadır. Tavşangözü yaban mersini  ise daha uzun sürgünlere sahip olup kuvvetli gelişme gösterirler ve 610  cm boy yapabilmektedirler.

Yaban Mersini Nedir

2-Kök Sistemi

             Yüksek boylu çalı formundaki yaban mersini kökleri ince , kök kılları olmayan lifli kök yapısına sahiptir. Su ve besin maddelerinin kökler tarafından absorde edilebilmesi için çoğunlukla endotrofik mikronizmalar (VAM) ile birlikte  yaşarlar. Kökler bitkinin tabanından itibaren 180 cm’ye kadar yayılabilir. Ancak nadiren penetre edebilirler. Alçak boylu çalı formundaki yaban mersini köklerinde de kök kılı yoktur. Çok ince ve lif (iplik)gibi olan kökleri vardır. Bu yaban mersini bitkileri toprakaltı rhizomlardan adventif olarak büyürler. Dolaysıyla alçak boylu çalı formundaki yaban mersinileri yayılıcı form gösterirler. Zamanla bitkiler birbirine eklenerek tek bir gövdeymiş gibi büyüme meydana gelebilir.

3-Tomurcuk ve Çiçekler

                 Yaban mersini meyve gözleri yaz sonları ile sonbahar aylarında oluşmaktadır. Tomurcuk gelişimi sürgün ucundan aşağıya doğru yani bazipetal olarak meydana gelir. Çiçek tomurcuklarının sayısı iklime bağlı olduğu kadar. Sürgün gelişme kuvvetine yani çapına da bağlıdır. Tomurcukların içinde yer alan çiçek demetinin farklılaşması ise aşağıdan yukarı doğru yani akropetal olarak gerçekleşmektedir. Çiçekler, 5 çanak yaprak , 5 taç yaprak , 10 erkek organ ve 1 dişi organ içerir.

4-Meyve Gelişimi

Yaban mersini meyve iriliği, sürgün çapına  ve çekirdek sayısına bağlıdır. Kalın sürgünler daha iri meyve verirken döllenme sonucunda meyvede meydana gelen çekirdek sayısının fazlalığı da iri meyve ile sonuçlanır. Bu arada karşılıklı tozlanma da meyve iriliğini artırıcı yönde etkin rol oynamaktadır. Yaban mersini meyve tutumu için tozlanma gerekmektedir.

5-Tozlanma

Yaban mersininde  tozlanma entomofil yani böceklerle olmaktadır. Çünkü böcekleri çekenhoş kokulu ve nektar içeren çiçeklere sahiptir. Yaban mersini  çiçeklerinin taç yaprakları bitişik olup uç kısmında açıklık vardır. Ters dönmüş çan şeklindeki yaban mersini çiçeğinde yumurtalığın dip kısmında nektar olup, misk kokusu  ile böcekleri çiçeğin dip kısmına kadar çeker. Yaban mersini çiçeklerindeki polenler çok ağır olup, yapışkandırlar ve rüzgar ile hareket etmezler. Erkek organları da dişi organlardan uzun olup çiçeğin uç kısmından dışarı doğru çıkmıştır. Bu yüzden erkek organlardan ayrılan polenler dişi organ tepesine uğramadan çiçeği terk eder. Ayrıca dişi organ kendi kendine tozlanmayı engelleyecek şekilde çıkıntılıdır. Bu yüzden karşılıklı ve arılarla tozlanmaya gerek vardır.


Anzer Balı Hakkında

ekonomi.haber7

Bal deyince aklına hemen kış gelenler, kış hastalıklarının kökünü kurutmak için doğal antibiyotik sayılabilecek bu lezzeti sık sık değerlendirenler toplanın!

Adını sık sık duyduğumuz, ne yazık ki yüksek fiyatından da haberdar olduğumuz bir güzelle tanışacağız bugün, anzer balıyla.

Kendisi bal çeşitlerinin en özellerinden, en nadidelerinden olur. Şanslıyız ki ülkemizde üretiliyor.

Bizi üzen tek yanı ise fiyatının ne yazık ki her keseye uygun olmaması ama onun için de çareler var. Belki kilolarca alacak gücümüz yok ama tadımlık, minik gramajlarla satılan anzer balından temine edebilir, onun dillere destan faydalarından yararlanmaya başlayabiliriz.

Günde bir yemek kaşığı kadar yemek bile vücudumuzda ne çok olumlu etki yaratıyor bir bilseniz...

Küçük bir not: "Aç karnına mı tok karnına mı?" diyenler olacaktır, açıklamış olalım. Yemeklerden yaklaşık bir saat kadar önce yemeniz yeterli. Ancak diyabet gibi ciddi bir rahatsızlığınız varsa doktorunuza danışmadan asla tüketmeyin.

Öncelikle onu tanımayan kalmasın: Anzer balı nedir?

Anzer balı, Türkiye'de, Rize'nin İkizdere ilçesinde bulunan ve Anzer Yaylası olarak anılan bölgesinde üretiliyor. Bu nedenle dünya çapında oldukça ender bulunan, özel ballardan biri.

Arıların bölgede bulunan endemik, yani sadece o bölgede yetişebilen çiçeklerden topladığı ballardan oluştuğu için de aroma ve tat olarak diğer ballardan ayrılmayı biliyor.

Başta da söylediğimiz gibi, sınırlı bir üretim alanı olduğundan, dünyanın en özel balı sayılıyor ve bu yüzden fiyatı bütçe dostu olamıyor maalesef.

Doğal bir ilaç olarak kabul gören bu baldan faydalanmak isteyenler için önerimiz küçük kavanozlarda satılan ve fiyatı daha ekonomik olan anzer ballarını seçmeleri.

Unutmadan, çok kıymetli bir bal olduğundan piyasada birçok sahte anzer balı da bulunuyor. Bu nedenle anzer balı almak istediğinizde mutlaka güvenilir aktarlardan, marketlerden ve markalardan almanız büyük önem taşıyor, bizden söylemesi diyor ve günde sadece bir yemek kaşığı yediğinizde vücudunuzda neler olacağını bir bir anlatmaya başlıyoruz.

Günde bir yemek kaşığı anzer balı, bağışıklık sistemini güçlendiriyor, hastalıklara karşı vücudu koruyoranzeraricilik

İçindeki fenolik bileşik sayesinde anzer balı, vücuda girdikten sonra güçlü antioksidan etkiler gösterebiliyor. Bu da vücudumuza giren yabancı maddeleri hızla dışarı çıkarabildiği anlamına geliyor. Dolayısıyla bağışıklık sistemini güçlendirmesi de işten bile olmuyor. Günde bir yemek kaşığı anzer balıyla hastalıklardan korunmak da mümkün oluyor.

Bademciklerde oluşan iltihaplanmalar başta olmak üzere vücuttaki birçok iltihaplanmanın hızla iyileşmesine destek oluyor

"E peki çoktan hastalandıysak?" derseniz elbette anzer balı bu hastalıkla mücadelenizde de yanınızda yer alıyor ve daha hızlı bir iyileşme süreci sağlıyor. Özellikle öksürük, boğaz ağrısı ve balgam konusunda büyük rol oynadığı biliniyor.

Vücutta oluşan iltihapların daha hızlı kurumasını ve iyileşmesine olanak sağladığı için özellikle bademcik iltihaplanmaları olanlara tavsiye ediliyor.

Kanın temizlenmesinde olumlu etkiler yarattığı biliniyor
montreal.ctvnews

Anzer balının antioksidan özelliğine ek olarak antibakteriyel özellikler taşıdığı da biliniyor. Tüm bu özellikler bir araya gelince kanımız da yabancı maddelerden, mikroplardan çok daha kolay bir şekilde arınma fırsatı buluyor.

Damar sertliği ve damar tıkanıklığı gibi sorunların üstesinden gelmemize destek oluyorsignaturetv

Günde bir yemek kaşığı anzer balı yiyerek kanımızını temizlemekle kalmıyor, temizlenen bu kan sayesinde damarlarımızı da rahatlatıyoruz tahmin edebileceğiniz gibi.

Damarların tıkanmasına, sertleşmesine neden olan kandaki yabancı maddeler vücudumuzdan uzaklaşınca bu sorunlar da ortadan kalkma fırsatı buluyor.

Damar sağlığını geliştirdiği için kalp ve damar hastalıklarına yakalanma riskini en aza indiriyorstylecraze

Günde bir yemek kaşığı anzer balı yiyerek uzun vadede kanın temizlenmesini sağlayıp damar tıkanıklığını ve sertliğini en az seviyeye indirebiliyor olmanız zaten halihazırda bu sonucu doğuruyor ve gelecekte hepimizin başına gelebilecek kalp krizi, felç gibi birçok kalp ve damar rahatsızlığına yakalanma riskinizi de azaltabiliyorsunuz.

Vücuda sağladığı enerji sayesinde halsizlik ve yorgunluk gibi sorunların çözümünde destek oluyor
sozcu

İçinde C vitamini, potasyum ve kalsiyum olmak üzere birçok yararlı madde bulunan anzer balı, tüm bu faydalı bileşenleri sayesinde kendini halsiz hissedenlere de çare olmayı biliyor. Günde bir yemek kaşığı yenecek anzer balıyla bir süre sonra kendinizi çok daha zinde ve enerjik hissetmeye başlıyorsunuz.

Sindirim sisteminin sağlıklı çalışmasını destekliyor, hazmı kolaylaştırıp iştah açıyor
Anzer balı antimikrobiyal özellikleri sayesinde sindirim sisteminin, özellikle mide sağlığının da korunmasını sağlıyor. Hazımsızlık sorunu yaşayanların kurtarıcılarından olurken iştah açma konusunda da en çok tercih edilen doğal yöntemlerden biri sayılıyor.

Özellikle kilo alma sorunu yaşıyor, iştahsızlıktan yakınıyorsanız yemeklerden en az 1 saat önce bir yemek kaşığı anzer balı yemeniz bir süre sonra bu sorunla baş etmenizi sağlıyor.

Bağırsakların da sağlığını koruyor, ishal sorununa çözüm oluyorfood.ubc

Sindirim sistemi kadar boşaltım sistemine de faydaları olan anzer balının ishali kesme özelliği olduğu biliniyor. Bu özelliğinden faydalanmak isteyenlerin bir bardak oda sıcaklığında suya yine bir yemek kaşığı kadar anzer balı karıştırıp içmesi etkili oluyor.

Ciltte oluşan yaralanmaların ve ameliyat izlerinin daha hızlı bir şekilde kapanmasına destek oluyor
foodandturkish

Anzer balının antioksidan özelliği bizi sadece kış hastalıklardan korumakla kalmıyor, bağışıklık sistemini güçlendirdiği için vücuda içten dışa bir koruma sağlıyor. Bu da cildimizi de anzer balıyla koruyabileceğimiz anlamına geliyor.

Ancak zaten nadir bulunan bir bal olduğu için onunla cildinize maskeler yapmak yerine doğrudan günde bir yemek kaşığı yemeniz ve uzun vadede daha çok faydasını görmeniz öneriliyor. Anzer balı, hücrelerin sağlıklı kalmasını sağladığından sivilce lekelerinden tutun da ameliyat izlerine dek, ciltteki birçok yara izinin daha hızlı bir şekilde kapanmasına destek oluyor.

Son olarak, cinsel gücü artırmasıyla da biliniyoranzer-bali-faydalari-ozellikleri-one-cikan

Anzer balının içinde C vitamini, potasyum, kalsiyum, fosfor ve demir başta olmak üzere vücuda birçok vitamin ve mineral sağlamasının halsizliğe ve yorgunluğa iyi geldiğini söylemiş, vücudunuza enerji verdiğinden söz etmiştik. İşte tam da bu özellikler bir araya gelince hem kadınlarda hem de erkeklerde cinsel gücü arttırıcı bir etki de oluşturuyor.

Önemli bir not: Her gün bir yemek kaşığı dedik ama tabii ki bu, ömrünüz boyunca her gün bir kaşık yiyin demek değil. Zaten herhangi bir ürünü sürekli olarak tüketmeniz doktorlar ve beslenme uzmanları tarafından da tavsiye edilmez. Bu yüzden anzer balını tüketmeye karar verirseniz 15 günde bir en az 5 günlük aralar vererek tüketmeye özen gösterin ve asla aşırıya kaçmayın.

Anzer balının içinde bol miktarda şeker bulunduğundan günde bir yemek kaşığından fazla tüketmemeniz de oldukça önemli. Özellikle diyabet başta olmak üzere kronik ve ciddi rahatsızlıklarınız varsa, bal ya da bal benzeri ürünlere karşı alerjiniz varsa tüketmeden önce mutlaka doktorunuza danışmayı, doktorunuzun onay vermesi durumunda tüketmeye başlamayı unutmayın. Yetişkinler için bir yemek kaşığı kadar uygunken çocuklar ve bebeklerde bu miktar çok daha az (yaklaşık bir çay kaşığı kadar) olmalı. Bu yüzden eğer çocuğunuza vermeyi düşünüyorsanız yine öncesinde çocuğunuzun doktoruna danışmalısınız, aklınızda bulunsun. Aksi takdirde faydadan çok zarar görme ihtimaliniz doğar, aman diyelim.

Köyümüzden

Yerelma Köyü

Köyümüzden görüntüler

Köyümüzden görüntüler2

Köyümüzden görüntüler3

Köyümüzden görüntüler4

Son Dakika Haberler

Canlı Tv İzle

Spor Haberleri

Sosyal Medyada Takip Edin

Whatsapp facebook youtube instagram twitter feedburner linkedin