Savunma mekanizmaları
Baskı: İstenmeyen duygu ve düşüncenin bilinçten uzaklaştırılması.
Yadsıma ve düşlem: Istenmeyen olay, duygu ve düşüncelerin yok sayılması. Veya hayal kurarak olmuş sayılması.
Neden bulma: Kişinin davranışını haklı göstermeye ve ulaşamadığı amacı değersizleştirmeye çalışması.
• Yansıma: Kişinin yetersizlik, eksiklik ve hatalarının sorumluluğunu ve neden olan duygularını başkalarına mal etmesi.
• Dışlaştırma: Kişinin kendi duygu ve düşüncelerini dış çevreye ilişkin görmesi. (“Böyle şeyler de hep beni bulur!")
• Özleştirme: Kişinin başkalarının özellik veya inançlarını kendi kişiliğine katması, kendisinin bir parçası haline getirmesi.
Yön değiştirme: Kişinin, söz konusu duygu, düşünce ve davranışlarını hiç ilgisi olmayan nesne veya duruma yöneltmesi. (Patronuna kızan memurun karısına kızması)
Dışa vurma: Kişinin denetim altında tuttuğu tepi veya dürtülerini denetim altında tutamayıp dışa vurması (patlaması).
• Denetleme: Kaygıdan kurtulmak için, kaygı yaratan her şeyi • Ketlenme: İstemeyen durum ve çatışmalara karşı, egonun işlevlerinden birt kısmının bir süre durdurulması veya sınırlandırılması. (Şoka girme) denetlemeye çalışma.
• Duygusal yalıtım: Dış dünya ile duygusal ilişkilerini en aza indirme.
• Düşünceleştirme: Duygu ve düşüncelerini yaşamak yerine, onları düşünerek onları denetlemeye çalışma.
• Tepki oluşturma: İstenmeyen duygu ve düşüncenin tam karşıtı olan bilinçli tutum ve davranışlar geliştirme.
• Organ nevrozu: Kişinin sürekli olarak kendi sağlık durumu ile ilgilenmesi ve çeşitli bedensel rahatsızlık belirtilerinden şikayet etmesi.
• Çözülme: Egonun bazı bölümlerinin diğer bölümlerden bağımsız hale gelmesi. (Hafıza kaybı ve çoğul kişilik durumları)
• Gerileme: Kişinin içinde bulunduğu gelişim aşamasından daha önceki bir gelişim aşamasına dönmesi. (Çocuksu veya bebeksi davranışlar)
• Saplanma: Kişinin egosunun bazı bölümlerinin belirli bir düzeye takılıp gelişmini sürdürememesi. • Cinselleştirme: Başlangıçta cinsellikle (pek) ilgili olmayan kişi, nesne veya durumların cinsellikle bağlantılandırılması. (Fetişizm)
• Organlaştırma: Kişinin yaşadığı kaygının, davranış yerine bedensel organlarda işlev ve doku değişikliği ile anlatım bulması. (Ülser, migren)
Parçalanma: Egonun, katlanılması güç duygulardan kurutlmak amacıyla parçalanması. (Gerçeklikle bağın kopması)
Yüceltme: İstenmeyen isteklerin onaylanan ve beğenilen biçimlere dönüştürülerek yaşanması. • Özgecilik: Başkalarının sorunlarını yapıcı bir şekilde paylaşma.
• Şakalaşma: Duyguların başkalarını ve kendisini tedirgin etmeden ortaya konması. Bastırma: Farkına varılan istek ve düşüncelerin bastırılarak, çözümün ertelenmesi.